Evrenin nasıl sona ereceğine dair üç olasılık var: Büyük Yırtılma, Büyük Üşüme veya Büyük Çöküş. Bugün bilim insanları, Büyük Yırtılma ve Büyük Üşümenin olmadığı ilk iki senaryoyu eledi; bunun yerine evren Büyük Çöküşle sona erecek. Bilim adamları, Karanlık Enerjinin ışık üzerindeki etkilerini araştırmaya adanmış bir araç olan DESI'den
gelen verileri incelediler ve evrenin ivmesinin aslında azaldığını (daha önce düşünüldüğü gibi sabit olmadığını) buldular. Bu, sonunda yerçekiminin her yere hakim olacağı ve evrenin Büyük Çöküş'e sürükleneceği anlamına geliyor.
García Peñaloza, "Eğer karanlık enerji değişmeyen kozmolojik sabit ise, çağlar boyunca tüm galaksiler birbirinden o kadar uzaklaşacak ki, Dünya üzerindeki gece gökyüzünün boş olacağı bir senaryo var." dedi. Bu, evrenin, "Büyük Soğuk" senaryosu olarak adlandırılan, geniş ölçüde ayrılmış ölü galaksilerden oluşan soğuk bir kozmos haline gelmesiyle sonuçlanabilir. Alternatif olarak, hızlanan genişlemenin devam etmesi, uzay-zaman dokusunun yırtılmasına neden olabilir; bu senaryoya "Büyük Yırtık" adı verilir.
Ancak yeni DESI haritası, evrenin Büyük Patlama'dan hemen sonra görülen sıcak, yoğun duruma bir kez daha çökeceğini öngören farklı bir kozmik kaderi gösterebilir . García Peñaloza , "DESI sonuçlarının ilk yılında öne sürülenler doğruysa, o zaman evrenin hızlanan genişlemesi duracak ve sonunda tersine dönecek ve evren, yerçekiminin etkisi altında bir araya gelmeye başlayabilir. " diye ekledi. "Bu, sonunda evrenin bir 'Büyük Çöküş' senaryosuyla sona ermesine yol açabilir."
İtici bileşen olan Karanlık Enerjinin zayıfladığı ve yerçekiminin sonunda her yere hakim olacağı ortaya çıktı; bu, evrenin tıpkı Büyük Patlama'dan birkaç dakika sonra olduğu gibi bir kez daha sıcak yoğun duruma çökmesine neden olacaktır. Bu yakın zamanda biliniyordu ama keşfedilmesinden 1400 yıl önce Kuran'da anlatılmıştı.
Sana kıyametten soruyorlar: "Ne zaman gelecek?" De ki: "Onun bilgisi Rabbimin katındadır. Onun gelişini O'ndan başkası açıklayamaz. O, göklere ve yere ağır gelir. O, size ansızın gelecektir." Sanki bunun sorumlusu senmişsin gibi sana soruyorlar. De ki: "Onun bilgisi Allah'a aittir." Ama insanların çoğu bilmezler.
١٨٧ يَسْأَلُونَكَ عَنِ السَّاعَةِ أَيَّانَ مُرْسَاهَا ۖ قُلْ إِنَّمَا عِلْمُهَا عِنْدَ رَبِّي ۖ لَا يُجَلِّيهَا لِوَقْتِهَا إِلَّا هُوَ ۚ ثَقُلَتْ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۚ لَا تَأْتِيكُمْ إِلَّا بَغْتَةً ۗ يَسْأَلُونَكَ كَأَنَّكَ حَفِيٌّ عَنْهَا ۖ قُلْ إِنَّمَا عِلْمُهَا عِنْدَ اللَّهِ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ
Kur'an-ı Kerim'de ağırlıkla anlamına gelen "ثَقُلَتْ" ağırlığı terimi kullanılmıştır. Ancak Genel Görelilik'ten yerçekiminin uzay-zamanın eğriliği olduğunu biliyoruz. Solucan deliklerinin uzay-zamanın bir kitap gibi katlanmasına eşdeğer olduğunu da biliyoruz.
Dosyanın kitapları sıkıştırdığı gibi göğü de katlayacağımız ve ilk yaratmayı yarattığımız gibi onu da geri getireceğimiz gün; bir söz (Bizim için bağlayıcı); elbette Biz teslim edeceğiz.
١٠٤ يَوْمَ نَطْوِي السَّمَاءَ كَطَيِّ السِّجِلِّ لِلْكُتُبِ ۚ كَمَا بَدَأْنَا أَوَّلَ خَلْق ٍ نُعِيدُهُ ۚ وَعْدًا عَلَيْنَا ۚ إِنَّا كُنَّا فَاعِلِينَ
Burada Tanrı bu Büyük Çöküşü, gökyüzünü bir kitap gibi katlayarak gerçekleştireceğini vaat ediyor.
Yani Allah bir ayette Büyük Çöküş'ü yerçekimiyle, bir başka ayette ise Büyük Çöküş'ü uzay-zamanı kitap gibi katlayarak yaratacağını vaad etmektedir. Her iki ayet de aynı olayı anlattığına göre Kur'an'da yerçekimi uzay-zamanın eğriliğidir.
Drag and Drop Website Builder